Hareket Edatları - Prepositions of Movement

HAREKETLERDE KULLANILAN EDATLAR

Hareket edatları bir hareket hakkında konuşurken kullandığımız edatlardır.

IN & INTO: içerisine

The dog fell into the lake. - Köpek gölün içine düştü.

OUT OF: -den, -dan

He took the money out of his bag. – Çantasından parayı çıkardı.

“Out of sight, out of mind.” – Gözden ırak, gönülden ırak.

ON & ONTO: üzerine

Put your umbrealla onto the shoe cupboard. – Şemsiyeni ayakkabılığın üzerine koy.

OFF: dışarısına

The students are going off the campus. – Öğrenciler yerleşkenin dışarısına çıkıyorlar.

TOWARDS: -e doğru

Let’s walked towards Beşiktaş. – Beşiktaş’ a doğru yürüyelim.

OVER: üzerine, üzerinden

You should jump over that fence. – O çitin üzerinden atlaman gerekiyor.

The pilot flew over the huge mountains. – Pilot kocaman dağların üstünde uçtu.

UNDER: aşağısına, altından

Our boat will sail under the bridge. – Kayığımız köprünün altından geçecek.

TO: -e,-a

They are going to Jordan. – Ürdün’ e gidiyorlar.

UP TO: bir insana doğru –e,-a

The teacher came up to me to ask a question. – Öğretmen soru sormak için bana doğru geldi.

! Up to a point: bir dereceye kadar anlamı da vardır.

FROM: -den,-dan

Are you coming from the school? – Okuldan mı geliyorsun?

FROM........TO: bir yerden öbür yere

She will drive from Bursa to İzmir. – Bursa’dan İzmir’ e arabayla gidecek.

THROUGH: içinden, arasından

We can walk through the forest. – Ormanın içinden yürüyebiliriz.

ACROSS: karşı tarafa, karşısına

You should walk across the street to the bank. – Banka için caddenin karşısına yürümelisin.

ALONG: boyunca

She ran along the street. – Cadde boyunca koştu.

AROUND & ROUND: etrafında, çevresinde

I want to travel around the world. – Dünyanın çevresinde seyahat etmek istiyorum.

BETWEEN: arasına, arasında

He sat between his mom and dad. - Babası ve annesinin arasına oturdu.

UP: yukarıya, yukarısına

The mountaineers are climbimg up the hill. – Dağcılar tepenin yukarısına tırmanıyorlar.

DOWN: aşağıya, aşağısına

Walk down the street. – Caddenin aşağısına yürü.

AWAY FROM: - den uzakta, uzağa

Can you go away from your hometown? – Memleketinden uzağa gidebilir misin?

PAST:önünden, yanından geçmek

When I was running past the shops, I saw Deniz. – Dükkanların önünden koşarak geçerken, Deniz’ i gördüm.

! geçmek anlamına gelen pass kelimesi ile karıştırmayın.

NOTES:

  • Taşıtlara binmek

Büyük taşıtlar için: get on the bus/train/the plane

Küçük taşıtlar için: get in a car/taxi

  • Taşıtlardan inmek

Büyük taşıtlar için: get off the bus/train/the plane

Küçük taşıtlar için: get out of a car/taxi

Bununla birlikte tüm taşıtlarda: binmek için get into, inmek için get out of kullanılabilmektedir.

Get into/out of the bus/the train/the plane/the car/the taxi

  • Eve gelmek veya gitmek için edat kullanılmaz:

I am going home. – Eve gidiyorum.

Come home at 8 please.- Lütfen saat 8’ de eve gel.

Eğer evin kime ait olduğunu söylüyorsak edat kullanırız:

We may go to Pınar’s home today. – Bugün Pınar’ ın evine gidebiliriz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder