BEDENİMİ TEMİZ TUTARIM

4.sınıf 2.ünite
Ders Notları

1-BEDENİMİ TEMİZ TUTARIM
Temizlik islâm’ın çok önem verdiği dinî bir görev ve sağlıklı yaşamanın önemli bir şartıdır. Temizlik aynı zamanda insan olmanın onur ve şerefinin de gereklerindendir.
“Temizlik imanın yarısıdır”1 diyen peygamberimiz, beden temizliğini de içine alan kapsamlı bir temizlik anlayışına sahip olmamız gerektiğini vurgulamıştır.
Temizlik sağlığımız açısından da çok önemlidir. Çünkü her hastalığın başı pisliktir. Kendimizi hastalıklardan koruyabilmek için Vücudumuzun temizliğine önem vermeliyiz. Bunun için;
1-Yataktan kalktığımızda ellerimizi ve yüzümüzü güzelce yıkamalıyız.
2-Yemeklerden önce ve sonra ellerimizi muhakkak yıkamalıyız. Dişlerimizi fırçalamalıyız.
3-Haftada en az bir kere banyo yapmalı, tırnaklarımızı uzama dan kesmeliyiz.
4-Saçlarımızı sık sık yıkamalı ve taramalıyız.
5-Hasta olmamıza yol açan binlerce mikroptan korunabilmek için ise düzenli olarak aşı olmalı, bedenimizi mikroplara karşı dirençli hale getirmeliyiz.
Peygamberimiz “Allah temizdir, temiz olanları sever” buyurmuştur. Eğer yüce yaratıcımızın bizleri sevmesini, sevdiği için koruyup gözetmesini istiyorsak, muhakkak hem temiz olmalı hem de temiz olanlarla beraber olmalıyız.
2-ELBİSELERİMİ TEMİZ TUTARIM
Müslümanlar olarak bizler temizlik konusunda bedenimize verdiğimiz önem kadar, elbisemizin temizliğine de önem veririz.
Çünkü biliriz ki, çok değerli ve çabuk kirlenebilen şeyler bir kılıfla veya bir kapla kapatılarak korunma altına alınırlar. Eğer korunmazlarsa, onları bulundukları iyi hal üzere muhafaza etmek pek mümkün olmaz.
Bu yüzden bizler de temiz bedenimizi örten ve koruyan elbiselerimizi temiz tutmakta titizlik gösteririz. Elbiselerimizi hem maddî hem de manevî manada koruma altına alarak temiz kalmalarını sağlarız.
Elbiselerimiz her şeyden önce helâl para ile alınıp, kullanılmalıdır ki, biz buna elbisenin manevî temizliği diyoruz. Diğer taraftan kirlenen elbiselerimiz sık sık yıkanarak kirlerden arındırılır ki, buna da maddî temizlik diyoruz.
Allah Teâlâ Peygamberimize indirdiği ilk âyetlerden birinde “(ey resulüm!) elbiseni temiz tut!2 buyurarak, elbiselerin temiz olmasını istemiştir.
Ayrıca günde beş vakit Rabbimizin huzuruna durduğumuz ve dinin direği olan namaz ibadetini yerine getirmenin en önemli şartlarından birkaç tanesi temizlikle ilgilidir. Namaza başlamadan önce bedenimizin, elbiselerimizin ve namaz kılacağımız yerin temiz olması gerekmektedir.
3-ÇEVREMİ TEMİZ TUTARIM
İslâm dini ruh ve bedenin temiz olması kadar,çevrenin de temiz olmasını ister. Pis bir çevrede yaşayan insanın ruhu sıkıldığı gibi elbisesi ve bedeni de çok çabuk kirlenir.
Bir müslüman kendisinden sorumlu olduğu kadar, çevresinden de sorumludur. Çünkü insan çevresiyle birlikte vardır. Çünkü insan çevresiyle bütünleşmiş bir varlıktır. Caddelerin ,sokakların, parkların, ormanların, akarsuların, göllerin, denizlerin kısacası doğal çevrenin temiz tutulması ve korunması hepimizi ilgilendirir. Çünkü tabiat ve çevre Yüce Allah’ın bizlere emanetidir.
Çöplerle ve fabrika atıklarıyla kirletilmiş bir deniz, kömür dumanlarıyla solunamaz hale getirilmiş hava, hoyrat ve kabaca kullanılarak kurutulmuş bir orman, çer çöple doldurularak hem göz zevkimizi bozan hem de sürekli sağlığımızı tehdit eden sokaklarımız her müslümanı yakından ilgilendirmelidir.
Çevreye yapılacak her türlü sorumsuzluk onunla birlikte bizim varlığımızı da yok etmeye yönelik bir girişim olarak görülmelidir.
Kapalı bir ortamda yoğun olarak sigara içildiğinde nasıl soluk almada zorlanıyorsak, pis bir sokaktan yada parktan da aynı şekilde rahatsız oluruz
Allah Teâlâ yeryüzünü ve gök yüzünü nasıl mükemmel ve tertemiz yarattı ise, onları yaratıldığı günkü kadar saf, temiz ve doğal olarak muhafaza etmekte bizim vazifemiz olsa gerektir.
Özellikle batılı ülkeler, çevre temizliği konusunda çok duyarlı ve sorumlu davranmaktadırlar. Temizliğin imandan bir cüz (parça) olduğuna iman eden biz müslümanlar ise bu konuda daha fazla sorumluluk duymalı ve titizlik göstermeliyiz. Önce evimizden başlamak üzere yaşadığımız her yeri temiz tutalım,güzel ülkemizi güzel, temiz ve yaşanası bir ülke haline getirelim.
4- SAĞLIĞIMIZ İÇİN TEMİZLİK ÇOK ÖNEMLİDİR
“Her şeyin başı sağlık” demişler atalarımız. Sağlığımız yerinde ise mutlu oluruz,karşımıza çıkan zorluklarla daha kolay mücadele edebiliriz. Ama sağlığımız iyi değilse ne yaparsak yapalım her şey çok zordur. Çünkü bütün enerjimizi hastalıklarla mücadele etmek için harcarız.
Sağlıklı olmanın birinci şartı elbette dengeli ve iyi beslenmektir. Ama eğer aldığımız besinler hijyenik-temiz değilse, o zaman o besinler bizim için birer enerji kaynağı olmaktan çıkar, hastalanmamıza sebep olan zararlı yiyecekler haline dönüşürler.
Sağlıklı olmanın diğer bir şartı soluduğumuz havadır. Soluduğumuz hava temiz ise sağlığımız yerinde olur. Ama eğer havadaki oksijen oranı düşük, zehirli gaz oranı yüksek ise o zaman iç organlarımız (akciğer, kalp vb.) bundan zarar görür. Çeşitli solunum hastalıklarına yakalanırız.
Sağlıklı kalmanın bir diğer şartı da içtiğimiz sulardır. İçtiğimiz su da besin maddeleri ve hava kadar önemlidir. Çünkü insan vücudunun %70 ‘i, kanımızın ise %90’ı sudur. Su metabolizmayı sağlıklı ve verimli olarak çalıştıran yegâne nimettir.
Eğer içtiğimiz sular yeterince temiz değilse o zaman her türlü mikrobik hastalık bizi bekliyor demektir. O halde sevgili çocuklar sağlıklı olmanın da sağlığımızı korumanın da biricik şartı temiz olmak; temizlik kurallarına titizlikle uymak; bedenimizi, çevremizi yiyecek ve içeceklerimizi ve havamızı temiz tutmaktır.
5-DİNİM TEMİZ OLMAMI İSTİYOR:”TEMİZLİK İMANDANDIR”
Allah’ın insanlar arasından seçtiği kıymetli peygamberimiz, Hz. Muhammed temiz olmanın ve temizlenmenin islâmî açıdan önemini çok kısa fakat çok özlü olarak “temizlik imandandır”3 cümlesiyle ifade etmiştir.
Günde kılınan 5 vakit namaz öncesi abdest almayı4 emreden Allah Teâlâ ve “namazın anahtarı temizliktir”5 diyen peygamberin hadisi temizliğin dinimizdeki yerinin ne kadar önemli olduğunu bizlere göstermektedir.
İslâm dininde sağlığa çok önem verilmiştir. İnsan her şeyden önce kendi sağlığını korumalıdır. Çünkü sağlığını koruyamayan kişi, hiçbir şeyi tam anlamıyla koruyamaz.
Sağlığı korumanın çeşitli yolları vardır. Bunların başında ise düzenli ve temiz yaşamak gelmektedir. Düzenli yemek yemek, düzenli çalışmak, düzenli uyumak sağlık için çok yararlıdır. Peygamberimiz oburca yemenin ve acıkmadan sofraya oturmanın doğru olmadığını söylemiştir.
Yapılan çeşitli sportif faaliyetler, meselâ yüzmek, jimnastik yapmak,top oynamak ve bol bol koşup yürüyüş yapmak da hem beden sağlığımız için hem de ruh sağlığımız için çok faydalıdır.
Sevgili çocuklar,
İslâm âlimleri sağlık konusuna o kadar çok önem vermişlerdir ki, bu konuda yüzlerce eser yazmışlardır. Örneğin bunlardan en önemlisi; “el- Kanun” adlı kitabın yazarı olan İbn-i Sînâ’dır .Bildiğimiz gibi İbn-i Sînâ hem İslâm âleminde hem de tüm dünyada çok iyi bilinen bir tıp doktorudur.
Hepimizin bildiği üzere namaz kılmak isteyen bir müslüman gusül veya abdest alarak, hadesten taharet şartını yerine getirmek zorundadır. Çünkü temizlik imandandır.
Gene namaz kılan bir müslüman elbisesini ve namaz kıldığı yeri temiz tutarak necasetten taharet şartına uymak zorundadır. Çünkü temizlik imandandır.
Peygamberimiz “Eğer ümmetime zor geleceği endişesi olmasaydı, misvakı onlara farz kılardım .Ben misvakı o kadar kullanırım ki, ön dişlerimin etlerini yerlerinden oynatacağımdan korkardım.”6 diyerek diş temizliğinin çok gerekli bir ibadet olduğunu söylemiştir. Çünkü temizlik imandandır.
6-SÖZÜNDE DURMAK, DÜRÜST, GÜVENİLİR OLMAK TA TEMİZLİKTİR
Sevgili çocuklar, bedenimizi, elbiselerimizi ve çevremizi temiz tutmanın yanında; verilen sözde durmak, dürüst ve güvenilir olmak da temizliktir.
Atalarımız bu tür temizliğe ruhî temizlik veya manevî temizlik demişlerdir. Verdiği sözde durmayan bir yönetici, söz verdiği halde borcunu ödemeyen bir tüccar, sözüne güvenmediğimiz bir arkadaşımız veya dostumuz için “temiz bir insan” diyebilmek oldukça güçtür.
Yerine getirilmeyen sözlerden dolayı başımıza gelen felâketler, zamanında ödenmeyen çek ve senetlerden dolayı yıkılan şirketler
ve bu şirketlerde çalışanların uğradıkları zararlar hep manevî kirlenmenin getirdiği olumsuzluklardır.
Çevresine dürüst davranmayarak güven telkin edemeyen insanlardan oluşan bir toplumun sağlıklı olduğunu kimse iddia edemez. Yüce yaratıcımız Kur'an-ı Kerim’de buyurmuştur ki;
“Nefsini temizleyen gerçekten kurtulmuş,onu kirletip örten ise ziyana uğramıştır.”7
Benliğini, yapmış olduğu zararlı ve ahlâksız hareketlerle kirletenler; benliğini yalanla, aldatma ile, rüşvetle, iki yüzlülükle kirletenler gerçekten dünyada da, ahiret te de kaybedenlerden olacaklardır.
Ama nefsini doğru sözlülükle güvenilir olmakla ve hayırlı çalışmalarla temizleyenler de hem dünyada hem de âhiret hayatında mesut ve bahtiyar olacaklardır.
7-ALLAH TEMİZLENENLERİ SEVER
Her şeyimizle temiz olmak için Allah inancını ve Allah sevgisini her an içimizde duymalıyız. Her işimize Allah’ın adıyla başlamalıyız. Dua ve ibadet etmeliyiz. İyi huylu ve güzel ahlâklı olmalıyız. Bir günah işlediğimizde yaratıcımıza hemen tevbe etmeli ve Ondan af dilemeliyiz.
Sürekli günah işlemek insanın kalbini karartır, duygu ve düşüncelerini paslandırır. Sevgili Peygamberimiz; “Mü’min bir günah işle yince, kalbine siyah bir leke konulur. O, bunu, tevbe ve dua etmekle sildiği zaman kalbi o lekeden temizlenir. Eğer tekrar günah işlemeye devam ederse, o lekeler artar. Zamanla o siyah lekeler kalbini tamamen kaplar.”8 buyurmaktadır.
Bu yüzden Allah Teâlâ’dan bilerek veya bilmeden yaptığımız tüm günahlardan dolayı af dileriz, tevbe istiğfar ederiz. Namaz kılarak, dua ederek ve sadaka vererek ruhumuzu, kalbimizi temizlemeye çalışırız.Zekât vererek kazandığımız malların kirini atıp, geride kalanların tertemiz olmasını sağlarız.
Allah Teâlâ’yı sürekli anarak O’na yaklaşmaya hem bir yol ararız hem de temizlenmeyi hedefleriz. Günahları için günde 100 defa tevbe eden bir peygamberin takipçileri olarak kıyamete kadar açık olan tevbe kapılarını her an zorlamalıyız.
Allah Teâlâ’nın temizlenenleri sevdiğini, sevdiklerini de bu dün yada çeşitli nimetlerle, âhirette ise cenneti ile mükâfatlandıracağını aklımızdan hiç çıkarmalıyız.
8-TEMİZLİĞİN ÖNEMİ ÜZERİNDE KONUŞALIM
Sözlükteki Anlamıyla Temizlik
Temiz kelimesinin sözlük anlamına baktığımızda şunları okuruz: ”Kirli, lekeli, pis, bulaşık olmayan, pak. Özenle yapılmış, yanlışsız. Çok az kullanılmış veya hiç kullanılmamış olan, özürü olmayan. Ahlâkça lekesiz, nezih, namuslu. Yıkanmış olan.
Atasözlerimizde Temizlik
“Aslan yattığı yerden belli olur”
Yani bir insanın bulunduğu yerin, yattığı yatağın veya oturduğu okul sırasının düzeni, tertibi ve temizliği o insanı bize tanıtır.
“Yüzün güzelliğine bakacağına gönlün güzelliğine bak”.
Nice güzeller vardır ki, gönlü çirkindir. Kıskançtır, kindardır, kötü niyetlidir. Bütün bu kötü huyları onun yüzünün güzellini gölgeler. Asıl Önemli olan insanın kalbinin, gönlünün güzelliğidir, temizliğidir. Çünkü kalp temizliği en büyük hazinedir.
“Sütten çıkmış ak kaşık gibi olmak”
Her şeyi ile tertemiz olmak. Bütün hataları ve günahları için tevbe edip özür dilemek.
Temiz Kelimesinin Kullanıldığı Yerler
- Sağlık gereklerine uygun olan, yıkanmış, temizlenmiş bir şey için kullanılır. Örnek: “Temiz bir gömlek giymek”
- Düzenli olarak temizlenen bakımlı bir yer için kullanılır.
Örnek: “Temiz bir iş yeri”
- İşlerini özenle yapmaya önem veren, titiz, düzenli kimse için kullanılır “Çok temiz bir ev kadını”
- Pürüzsüz, net, biçimi belirgin şeyler için kullanılır.
Örnek: ”Temiz bir işçilik”
- Ahlâkî bakımdan dürüst, namuslu, kimseler için kullanılır.
Örnek:”Temiz bir genç”
- Az kullanılmış veya hiç kullanılmamış özürsüz şeyler için kullanılır. Örnek: ”Alın teriyle kazanılmış temiz bir para”
Deyimlerimizde Temizlik
¨ Kalbi temiz olmak
¨ Geçmişi temiz olmak
¨ Temiz iş yapmak
¨ Temiz düşünceli olmak
¨ Temizlik delisi olmak
9-FATİHA SÛRESİNİ EZBERLEYELİM VE ANLAMINI ÖĞRENELİM
Elhamdulillahi, Rabbi’l-âlemîn.
er-Rahmânirrahîm.
Mâliki yevmiddîn.
İyyakena’budu ve iyyakenesteîn.
İhdinassırate’l- mustakîm.
Sıratellezîne enamte aleyhim, ğayri’l-mağdûbi aleyhim ve leddâllîn.Âmin.
Anlamı:
• Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla
• Hamd (her türlü övgü) âlemlerin Rabbi olan Allahâ mahsustur.
• O, Rahmân ve Rahîm’dir.
• O, hesap günün sahibidir.
• (Rabbimiz)Yalnız sana kulluk eder, yalnız senden yardım dileriz.
• Bizi dosdoğru yola; nimet verdiklerinin yoluna ilet; gazabına uğrayanların ve sapanların yoluna değil
Allahım kabul et.
Açıklama:
Bu sûre aynı zamanda Fatihatu’l- Kitab ( ilâhî kelâma giriş), Ummu’l- Kitab(İlâhî kelâmın özü), Sûratu’l- Hamd (hamd sûresi), Esasu’l- Kur’an (Kur’an’ın temeli)olarak adlandırılmıştır. Mekke’ de inen ilk sûrelerdendir. Peygamberimiz “Fatihayı okumayanın namazı olamaz” buyurmuştur.
1.Müslim, Tahare : 1
2.el- müddesir : 74 /4
3.Müslim Taharet,1
4.Mâide ,5/6
5.Tirmizî, Taharet, 3, Ebu Davud, Tahare:31
6 İbn Mace, Tahare:7
7 Şems 91 / 9-10
8.İbn-i Mâce , Zühd, 29

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder