Modals, Özel Yardımcı Fiiller

Tanım ve Açıklamalar
Modal
“Kiplik” demektir. Fiilin önünde bulunur ve bir çok amaçla kullanılır. Mesela, kesinlik belirtmek, tercih belirtmek, isteklerde, önerilerde ve kibarca yapılan taleplerde bulunmak için kullanılır. Modal’lar genellikle birden fazla anlam taşırlar. Belli bir cümledeki anlamı çıkarmak için cümlenin genel muhtevasına bakmak gerekir.

Diğer taraftan, modal’lar yardımcı fiil sisteminden yararlanan ancak farklı

fonksiyona sahip kalıplardır. Main article: English modal auxiliary verb Bunlar diğer yardımcı fiillerden iki bakımdan ayrılır:

Birincisi hiçbir zaman ana fiil gibi işlev görmezler. Halbuki bazı yardımcı fillerin

(to do, to have, to be) ana fiil görevi de yaptıklarını Yardımcı Fiiller bahsinde görmüştük. İkincisi, bunlar çekimsiz fiillerdir (defective verbs).

Modaller konuşanın veya dinleyenin o andaki yargı veya görüşünü ifade eder.

Bir diğer fark da: Yardımcı fiiller, anlamlarını yükleme katmazlar. Ama Modallar anlamlarını yükleme katarlar.



Modallar özellikli fiillerdir ve normal fiillerden çok farklı davranırlar. Şöyle ki :

1- Üçüncü tekil şahısta “s” takısı almazlar.

He can speak English.= İngilizce konuşabilir.

2- Negative yapmak için “not” sözcüğü kullanılır.

You should not come early. = Erkenden gelme
She might not come = O gelmeyebilir

3- Çoğu geçmiş zaman ve gelecek zaman kiplerinde kullanılamazlar. Mesela:

He will can win the race = Yarışı kazanabilecek; Yanlıştır.

You musted go = Gitmeliydin Yanlıştır.

4- Modal’ lar çekimsiz olduğundan şahıslara göre değişmezler.

5- Modal’lar daima fiilin mastar haliyle beraber kullanılırlar

6- İki modal kesinlikle yan yana kullanılmaz.

Modallerin sayısı dokuzdur: can/could, may/might, shall/should, will/would ve must

a) Can : güç, yetenek, iktidar ifadesidir. Türkçe cümlede ….ebilir/im/sin/iz karşılığıdır.

Örnek :

I can swim = Yüzebilirim

We can fight = Savaşabiliriz.

He can run = O koşabilir.

They can finish the game on time = Onlar oyunu zamanında tamamlayabilirler. (Güç, yetenek ifadesi)

b) Could : Can’in geçmiş zaman halidir.

Aşağıdaki durumlarda kullanılır:

1- Güç ve yetenek bildirir

She could run 10 kilometres = On kilometre koşabilirdi.

Birds could fly higher = Kuşlar daha yüksekten uçabilirdi.

I could kill him. = Onu öldürebilirdim.

2- Öneride bulunmak için

3- Belirsizlik ifade etmede

4- İmkansızlık ifadesi için

5- Nazikçe talepte bulunmak için

c) be able to: ..e bilmek: Can ve could’a eşittir. Ancak onlardan daha az kullanılır.

I am able to jump 30 cms. = I can jump 30 cms. = 30 cm zıplayabilirim.

He was able to rule the country = He could rule the country = Ülkeyi yönetebilirdi.

We are able to produce more goods. = Daha fazla mal üretebiliriz.

d) May:. ..ebilmek: olası, tahmin, izin, müsaade

He may come tonight. O bu gece gelebilir. Gelmesine izin var.

You may sit down.= You’re allowed to sit down.= Oturabilirsin veya oturmana izin verilir.

He may go abroad next year = O gelecek yıl yurt dışına gidebilir.

I may go. = Gidebilirim. (tahmin)

I may not go. = Gitmeyebilirim (tahmin)

e) Might = genellikle şimdiki, zaman, geçmiş zaman veya gelecek zamanda belirsizlik (uncertainty) ve zayıf ihtimali ifade eder.

Might taşıyan cümle bize şunu anlatır ki, bir şeyin meydana gelmesi, vukubulması mümkündür. Ama, o şeyin gerçekleşme ihtimali zayıftır.

f) Must: ...meli, ...malı:

Zorunluluk, konuşandan gelir. Dışarıdan herhangi bir baskı yoktur.

I must sleep early = Erken yatmalıyım.

He must go now = Artık gitmeli

You must wait for us until 6 o’clock. = Saat 6’ya kadar bizi beklemelisin. (Zorunluluk söyleyenden geliyor)

Bu örneklerde kişilerin eylemi kendi kararlarıdır.

g) Have to: zorunda olmak.

Bu modaldaki zorunluluk dışardan bir gücün etkisiyle oluşur. Herhangi bir kural, kanun veya dış etken nedeniyle birşey yapmak zorunda kaldığımızda bu modalı kullanırız.

You have to brush your teeth twice a day. = Günde iki kez dişlerini fırçalamalısın.

I have to wear uniform at school = Okulda üniforma giymek zorundayım. (Okulun kuralı)

d) Shall

İngiliz İngilizcesine aittir.

1) Arzu veya kesinlik belirtir.

Shall I come = Geleyim mi? = Gelmek istiyorum.

I shall come back = Geri döneceğim. = Geri dönmek istiyorum

2) Resmi kural veya mevzut anlatımında kullanılır

Racism shall not be tolerated in our country = Ülkemizde ırkçılığa tolerans gösterilmez.

3) Önerilerde

What shall we do? = Ne yapalım.

e) Should: gerekir. “tavsiye öneri” anlamında kullanılır.

“Ought to" ile arasında çok az bir nüans vardır. Aynı anlamda kullanılabilirler.

You should see a doctor. = Bir doktora gitmelisin =Gitmeni tavsiye ediyorum.

Ought to: gerekir. You ought to see a doctor. = Yukarıdaki örnekle arasında fark yoktur.

You should do your homework. = Ödevini yapmalısın. (Nasihat)

f) Will

1) Varsayımlar için:

That’ll be my wife on the phone. = Telefondaki karım olmalı.

2) Talep:

Will you come over and help me? = Buraya gelip bana yardımcı olurmusun?

3) Niyet, eğilim ve istek:

I will be his best friend. = Onun en iyi arkadaşı olacağım.

4) Emir:

Will you shut up? = Susar mısın?

5) Israr:

I’ll make it whatever it costs. = Bedeli ne olursa olsun, başarılı olacağım.

g) Would :

Aşağıdaki durumlarda kullanılır:

1) will’in geçmiş zamanı olarak :

2) Tercih belirtmede: would rather ve would prefer ile

3) Kibarca taleplerde : would you please

4) Geçmiş zamanda tekrarlanan hareketlerde:

5) Geleceğe ait ümit belirtirken:

6) Yetenek ifadesinde:

7) Söz verirken :

8) Niyet belirtirken :

1

Dikkat: Modaların anlamını çözmenin en iyi yolu, cümlenin genel anlamını nazara almaktır. Çünkü değişik modal’ların anlamı çok kez birbiriyle çakışır. Şimdi modaları daha iyi anlayabilmek için yakın anlamlı olanları beraber inceleyelim.

Birinci Bölüm : Must / Should

a) Must : Kesinlik belirtir.

1) Geniş Zamanda

A:Is the shop open yet?= Dükkan artık açık mı?

B: Yes,it must be open. I can see people going in.

Kanıt : People are going in.

Hüküm : The shop must be open.= Dükkan açık olmalı

I think it is open. = I’m almost (pretty) sure that it is open = Açık olduğundan hemen hemen eminim/emin gibiyim

2. Continuouns zaman kiplerinde:

- Kanıt : He says he is staying in Sakarya for another week.= Sakarya’da bir hafta daha kalacağını söylüyor.

- Hüküm: You must be having a good time. = İyi vakit geçiriyor olmalısın = Zannederim iyi vakit geçiriyorsundur.

- Kanıt : The girl is wearing an engagement ring. = Kız nişan yüzüğü takıyor.

- Hüküm : She must be going to get married soon = Yakında evlenecek olmalı. = Zannederim yakında evlenecektir.

3. Tamamlanmış olaylarda:

My neighbour is 70 and has stopped going to work. = Komşum 70 yaşında ve işe gitmeyi bıraktı.

He must have retired.= Emekli olmuş olmalı. = Zannederim emekli olmuştur.

There was a house there before the war broke out, but there isn’t now. = Savaş çıkmadan önce, orada bir ev vardı. Ama şimdi yok.

It must have been bombed. = Bombalanmış olmalı.

4. Sürekli ve tamamlanmış olaylar:

Her eyes are red and she looks sad : Gözleri kızarmış ve üzgün görünüyor.

She must have been crying.= o ağlıyor olmuş olmalı.

b) Should : İhtimaliyet

1. Geniş zaman

A: Will your husband come soon, Fatma? = Fatma, eşin yakında gelecek mi?

B: Well,he usually comes home around this hour, so he should be here any time = Genellikle eve bu saatte gelir. Dolayısıyla, her an burada olması lazım.

Kanıt : He usually comes home about this time.= Eve genellikle bu saatte gelir.

Hüküm: He should be here any time. = Her an burada olması lazım.

It is likely or probable that he will be here very soon = Çok yakında burada olması muhtemeldir/ olasıdır

2. Devam eden olaylar

The lawyer hasn’t told me about the will yet.= Avukat bana vasiyetnameden henüz bahsetmedi.

He should be writing about it soon. = Vasiyetnameyi yakında yazıyor olması muhtemeldir/mümkündür.

3. Tamamlanmış olaylarda :

He was due there at 4.15. It is 5.15 now. = Orada saat 4.15’te olması gerekiyordu. Şimdi saat 5.15

Then he should have arrived there by now.= Öyleyse oraya artık varmış olması gerekir./muhtemeldir.

4. Olumsuz Şekiller:

It is unlikely that you will have any trouble with this car.= Bu arabayla herhangi bir sorununuz olması mümkün değil.

İkinci Bölüm : Must / Should

a) Ağır Yükümlülük: Must

1. Yükümlülük

A: Mother, I want to watch the TV. = Anne, TV seyredebilir miyim?

B: Okay,but you must finish your homework first. = Peki, ama önce ev ödevini bitirmelisin.

You must tell me the truth. = I insist that you tell me the truth.

Bana gerçeği söylemende ısrar ediyorum. Bana gerçeği söylemelisin.

2. Davet - Invitation:

Come and have diner with me .You must come and have diner with me. = Gel benimle akşam yemeği ye. = Gelip benimle akşam yemeği yemelisin. ,

3. Özel olaylar :

Get a hair cut = You must get a hair cut.= Saçını kestirt = Saçını kestirtmelisin.

4. Olumsuz Şekil :

Don’t spend more than you earn. = You mustn’t spend more than you earn. Kazandığından fazla harcama = Kazandığından fazlasını harcamamalısın.

5. Soru Şekli : Herhangi bir kişinin davranışı can sıkıcı bulunduğunda

Must you lose your temper so often? = Kendinizi bu kadar sık kaybetmeniz mi gerekiyor?

Why must you shout so loudly? = Neden bu kadar yüksek sesle bağırman gerekiyor?

b) Hafif yükümlülük : Should

1. Öneri

I firmly advice you to see a doctor. = You should see a doctor. = Bir doktora gitmeni kuvvetle öneririm.

2. Süreklilik arzeden, bitmiş olaylar:

You are working too little. = Çok az çalışıyorsun.

You should be working harder.= Daha fazla çalışıyor olmalısın.

He dropped all the eggs down. = Tüm yumurtaları yere düşürdü.

He should have carried them in a bag. = Onları bir çantada taşımış olması gerekirdi.

7.Olumsuz şekil : Shouldn’t

They shouldn’t leave their house unprotected = Evlerini korumasız bırakmamalılar.

Üçüncü Bölüm : May / Might / Can / Could

a) İhtimaliyet: May

1. İhtimaliyet

A: Does he smoke ? = Sigara içer mi?

B: I’m not sure,but he may smoke. = Emin değilim. Ama içebilir.

2. Sürekli, bitmiş olaylar :

He may be telling a lie. = Yalan söylüyor olabilir.

They may have left yesterday. = dün ayrılmış olabilirler.

3. “If clause”la beraber:

If you ask him, she may help you. = ondan rica ederseniz,size yardım edebilir.

b) Might

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder