İngilizce dersi sbs konu dağılımı ve soruların analizi
6. SINIF KONULAR | 2008 |
Emir Kipi | 1 |
The Present Simple Tense | 1 |
Obligations (Zorunluluklar) | 1 |
Family (Aile) | 1 |
Speaking (Konuşma) | 2 |
The Present Continuous Tense | 1 |
Likes and dislikes | 1 |
Weather Conditions (Hava Şartları) | 1 |
Ability (Beceri) | 1 |
Numbers | 1 |
Prepositions | 1 |
Jobs | 1 |
TOPLAM | 13 |
7. SINIF KONULAR | 2008 |
Emir Kipi | 1 |
The Present Simple Tense | 1 |
Obligations (Zorunluluklar) | 1 |
Family (Aile) | 1 |
Speaking (Konuşma) | 1 |
The Present Continuous Tense | 1 |
Likes and dislikes | 1 |
Weather Conditions (Hava Şartları) | 1 |
Ability (Beceri) | 1 |
Numbers | 2 |
Prepositions | 2 |
Jobs | 1 |
TOPLAM | 15 |
ingilizce dersi sbs konu anlatımları
THE PRESENT CONTINUOUS TENSE (ŞİMDİKİ ZAMAN)
Türkçe’de fiilin sonuna –yor eki gelir.
Örnek: yapıyorum,yapıyor,yapıyorlar.Şimdiki zaman eylemin konuşma anında sürdüğünü gösterir.
Yakın geçmişte eylem başlamış,şu anda devam ediyor ve gelecekte belli bir noktada muhtemelen bitecektir.
CÜMLE KURULUŞ FORMÜLLERİ
Olumlu:
Subject
Am
(‘m) / is
/(‘s)
Tekil
Özne
/are
/(‘re)
Çoğul özne
Verb + ING Object
Olumsuz:
am /is/ are
(isin’t) / (aren’t)
Not
Subject
Verb + ING Object
Soru:
Am /ıs /Are Subject Verb + ING Object?
NOT:1) I zamiri ile am yardımci fiili kullanılır.
2) Tekil özneler ve zamirlerle (hakan,he ,she,it,is) kullanılır.
3) Çoğul özneler ve zamirle (sutudent,they,we,you,are) kullanılır.”You hem sen (2.tekil şahıs) hemde sizler (2. çoğul şahıs) olarak kullanılabilir.
4) Am not,amn’t şeklinde kısaltılmaz.
TENSE’İN KULLANILDIĞI YERLER
1. Konuşma anında meydana gelen olayları anlatır.
- I am cooking the meal now.
Şimdi yemeği pişiriyorum.
- She is singing a song at the moment.
(O) şu anda şarkı söylüyor.
2. Belli bir süre için tekrarlanmak olanveya yinelemekte olan bir eylemi anlatır.
We are studying a lot thse days because we’ll take an exam next Friday.
Bu günlerde çok çalışıyoruz çünkü gelecek Cuma sınav alacağız.
John is stayink with his friend this week.
John bu hafta arkadaşıyla kalıyor.
3. Yinelen bir işin diğer bir işten daha önce başladığını ifade eder.
They stop talking if the teacher is shouting at them.
Eğer öğretmen onlara bağırıyorsa, konuşmayı bırakırlar.
4. Konuşan kişinin kararlı olduğunu gösterir.
I am not accepting it.
Onu kabul ediyorum.
He isn’t helping us.
Bize yardım etmiyor.
5. Gelecek zaman ifadeleriyle kullanılabilir.
W e are taking a trip tomorrow.
Yarın seyahata çıkıyoruz.
TIME EXPRESSIONS
(Zaman ifadeleri)
Now : şimdi
Still : hala
Riğht now : tam şimdi.
At the moment : şimdi şu an
At the present : şimdi şu an
Yet : henüz
ÖRNEK CÜMLELER
- I’m listening to the English news on the radio.
Anlamı: Radyo’dan İngilizce haberleri dinliyorum.
- She’s reading a book now.
Anlamı: O, şimdi bir kitap okuyor.
- They’re repeating the words.
Anlamı: Kelimeleri tekrar ediyorlar.
- The mother is making her son’s bed.
Anlamı: Anne oğlunun yatağını yapıyor.
- You’re not listening to me.
Anlamı: Beni dinlemiyorsun.
- Why are you waiting to me.
Anlamı: Neden burada bekliyorsun.
- The children are making a noise.
Anlamı:Çocuklar gürültü yapıyorlar.
- She is burushing her teeth.
Anlamı: Dişlerini fırçalıyor.
- The studendt are doing the exercises now.
Anlamı: Öğrenciler şimdi alıştımaları yapıyoorlar.
- My mother is cooking fish in the kitchen now.
Anlamı: Annem şimdi balık pişiriyor.
- The children aren’t watching TV now.
Anlamı: Çocuklar şimdi TV seyretmiyoler.
- A: Is Canan speaking to her mother now?
Anlamı: Canan şimdi annesiyle mi konuşuyorlar?
- B: Yes, she is. / No, she isn’t.
(KISA CEVAP): Evet.(Konuşuyor) / Hayır.(Konuşmuyor.)
PRESENT CONTINUOUS TENSE CONJUGATION
Olumlu Çekim:
I am learning English. İngilizce Öğreniyorum.
You are learning English. İngilizce Öğreniyorsun.
He is learning English. İngilizce Öğreniyor.
She is learning English İngilizce Öğreniyor.
It is learning English. İngilizce Öğreniyor.
We are learning English. İngilizce Öğreniyoruz.
You are learning English. İngilizce Öğreniyorsunuz.
They are learning English. İngilizce Öğreniyorlar.
Olumsuz Çekim:
I am not learning English İngilizce Öğrenmiyorum.
You aren’t learning English. İngilizce Öğrenmiyorsun.
He isn’t learning English. İngilizce Öğrenmiyor.
She isn’t learning English İngilizce Öğrenmiyor.
It isn’t learning English. İngilizce Öğrenmiyor.
We aren’t learning English. İngilizce Öğrenmiyoruz.
You aren’t learning English. İngilizce Öğrenmiyorsunuz.
They aren’t learning English. İngilizce Öğrenmiyorlar.
Soru Çekimi:
Am I learning English? İngilizce Öğreniyor muyum?
Are You learning English? İngilizce Öğreniyor musun?
İs He learning English? İngilizce Öğreniyor mu?
İs She learning English? İngilizce Öğreniyor mu?
İs It learning English? İngilizce Öğreniyor mu?
Are We learning English? İngilizce Öğreniyor muyuz?
Are You learning English? İngilizce Öğreniyor musunuz?
Are They learning English? İngilizce Öğreniyorlar mı?
Olumsuz Soru:
Am I not learning English? İngilizce Öğrenmiyor muyum?
Aren’t You learning English? İngilizce Öğrenmiyor musun?
İsn’t He learning English? İngilizce Öğrenmiyor mu?
İsn’t She learning English? İngilizce Öğrenmiyor mu?
İsn’t It learning English? İngilizce Öğrenmiyor mu?
Aren’t We learning English? İngilizce Öğrenmiyor muyuz?
Aren’t You learning English? İngilizce Öğrenmiyor musunuz?
Aren’t They learning English? İngilizce Öğrenmiyorlar mı?
NOT:Am I not :Resmi dilde kullanılır.
Aren’t I :Konuşma dilinde kullanılır.www.matematikcifatih.tr.gg
SIMPLE PRESENT TENSE (GENİŞ ZAMAN)
- Tekrarlanan Eylemler
Bir eylemin tekrarlandığının veya olağan bir şey olduğunu belirtmek için Simple Present kullanılır. Bu eylem bir alışkanlık, hobi, günlük iş veya programlı bir aktivite olabilir. Tam tersi yapılmayan veya tekrarlanmayan eylemler için de kullanılır.
v It takes me five minutes to get to school.
v I go to dentist every six months.
v Each summer we go to Antalya for a holiday.
v She has a cup of coffee during breaks.
- Evrensel Gerçekler ve Genellemeler
Genelde olan eylemler ve bilimsel gerçekler hakkında konuşurken Simple Present kullanılır.
v Every twelve months, the Earth circles the sun
v The sun does not circle the Earth
v Water freezes at 0 C.
- Gelecek Zaman
Bazen gelecekte gerçekleşecek bir olayı veya eylemi Geniş Zaman (Simple Present Tense) ile ifade ederiz.
v The students go to America this summer.
v Kenneth doesn’t get a haircut today.
v Jack: When will the train leave?
v Bob : It leaves at 8:15.
v When do you finish writing your report?
v Do you take the final test next month?
ırregular verbs ingilizce düzensiz fiiller listesi tablosu
Verb 2 Verb 1 Beat beat became become began begin bit bite broke break brought bring built build bought buy caught catch chose choose | beat,dövmek become,olmak begin, başlamak bite,ısırmak break,kırmak bring,getirmek build,inşa etmek buy, satın almak catch, yakalamak choose,seçmek |
came come cost cost cut cut dug dig did do drew draw drove drive drank drink ate eat fell fall | come, gelmek cost, mal olmak cut, kesmek dig, kazmak do, yapmak draw, cizmek drive, araba surmek drink, icmek eat, yemek fall, dusmek |
fed feed felt feel fought fight found find flew fly forgot forget got get gave give went go | feed, beslemek feel,hissetmek fight, dovusmek find, bulmak fly, ucmak forget, unutmak get, elde etmek give, vermek go, gitmek |
grew grow heard hear hid hide hit hit held hold hurt hurt kept keep knew know learnt learn left leave | grow,buyumek hear, duymak hide, saklanmak hit, vurmak hold, tutmak hurt, acitmak keep, tutmak know, bilmek learn, ogrenmek leave, ayrilmak |
lent lend let let lost lose made make meant mean met meet paid pay put put quit quit read read | lend, odunc vermek let, izin vermek lose, kaybetmek make, yapmak mean, kastetmek meet, bulusmak pay, odemek put, koymak quit, vazgecmek read, okumak |
rode ride rang ring rose rise ran run said say saw see sold sell sent send set set shook shake | ride, binmek ring, zil calmak rise, yukselmek run, kosmak say, soylemek see, gormek sell, satmak send, gondermek set, kurmak shake, sallamak |
shot shoot shut shut sang sing sank sink sat sit slept sleep spoke speak spent spend stole steal swam swim | shoot, vurmak shut, kapamak sing, sarkı soylemek sink, batmak sit, oturmak sleep, uyumak speak, konusmak spend, harcamak steal, calmak swim, yuzmek |
took take taught teach tear tore told tell thought think threw throw understood understand woke wake wore wear won win wrote write | take, almak teach, ogretmek tear, yirtmak tell, soylemek think, dusunmek throw, atmak understand, anlamak wake, uyanmak wear, giymek win, kazanmak write, yazmak |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder